Red Dergisi - Sayı 103

[aksamsefasi]

[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]
[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]

[fındıkfındık]

Çok tuttum bu dergiyi, ellerine sağlık dostum

[aksamsefasi]

Çok tuttum bu dergiyi, ellerine sağlık dostum

Devamını hazırlıyoruz üstad,yeni harman serisinden sonra hızla paylaşmaya başlayacağım. iyi okumalar :)

[abolardis]

Çalışmalarınız için çok teşekkür ederim üstadım.
Son zamanlarda belirli bir proğram dahilinde küresel güçlerin sahne aldıklarını görmenin derin ızdırabı içindeyiz.
Peki aslında ne oluyor ?
Durup dururken Ermenistan Azerbaycan savaşının başlatılmasının nasıl bir domino etkisi yaratılacağı düşünülüyor ?
Uzun süredir bu savaşın neden başladığı konusunu irdeliyoruz sevgili Petranyus la birlikte ancak hiç bir gerekçe bulamadık somut olarak aslında biz tahmin etsekte.
Evet gerçek anlamda bu savaşın birden fazla nedeni olduğunu düşünüyoruz.
Yeni çatışma bölgesi Orta Asya ya doğru kaydırılacak gibi duruyor.
Amaçlanan ne o zaman Çin mi , Hindistan mı , Rusya mı yoksa hepsimi ?
Bence hepsi.
Son zamanlarda küresel güçler belirli merkezler oluşturmaya başladılar dünyada.
Çin dünyanın organize sanayi bölgesi ve atık toplama merkezi , Afrika tarım merkezi , Ortadoğu yada Batı Asya bölgesi ise su temin havzası.Avrupa bilim ve kültür merkezi olarak idareci konumda iken Amerika'ya biçilen rol ne derseniz onuda siz tahmin edin.
Geri dönecek olursak Ermenistan ve Azerbaycan savaşı bir anda durup dururken başladı.Yeni bir sayfa açıldı.
Zamanları yokmuş gibi küresel güçler artık hiç bir durakta bekleme yapmıyorlar.
Covid operasyonu ile bütün dünyaya selam gönderdiler.
Ve gerisinin geleceğini biliyoruz.
Önümüzde ki süreçte 1984 romanında belirtilen şekliyle devletler topluluğu bir kaç devlet çatısı altında örgütlenecek.
Ortadoğu bölgesinin ele alalım.
Libya da devlet yok.
Suriye de devlet yok.
Irak ta devlet yok.
Yemen de devlet yok.
Afganistan da devlet yok.
Önce devletsizletirme politikaları sonra bu devletsiz coğrafyayı daha büyük devletlere bağlama operasyonları yapılacak.
Covid in ilk günlerinde TV den şöyle bir alt yazı geçmişti ;
Kuzey Avrupa ülkelerinin başkanlarından birisi Covid sürecinde bütün dünyanın tek devlet olarak yönetilmesi gerektiğini ifade etmişti.
Bu tasarımların tesadüf olmadığı aşikar.
Önümüzde ki digital çağda ulus devletler karşılarında hep küreselcileri görecekler.
ABD seçimlerinde Askeri İstihbaratın adamı Trump mı yoksa Küreselcilerin adamı Biden mı başkan olacak bu sorunun cevabı dünyanın geleceği ile doğrudan ve dolaylı olarak ilgilidir.
Nasıl bir muamma ve gelecek bizi bekliyor derseniz tablo ortada haliyle.
Kapitalizmi ve sosyalizmi yaratan bunu yanında radikal dini akımları finanse eden mekanizma aynı mekanizma.
Liberalizm daha doğrusu Fransız ihtilalinin yarattığı liberal akımların bütün dünyayı sarsan iki önemli sonucu oldu.
Birincisi Nasyonalizm ikincisi sosyalizim.
Her iki akım bazan bir arada bazan ayrık otu ve köy göçerten gibi ısrarla dünya siyasetini yönetti.
Lord Byron ve Dostoyevski ikisini bir araya getiren şey ne olabilir ?
Yunan ayaklanmasının arkasında yer alan ülkelerden Panslavist Dostoyevski ve İngiliz istihbaratının özel ajanı edebiyatçı Byron ikiside Osmanlı Devletine karşı ayaklanmayı örgütlemek için bir aradadır.
Küresel oyuncular iş başındadır.
Siyasi tarih açısından yapılacak değerlendirmeler elbette yerinde olacaktır ancak bu güçlerin üzerinde ki güçleri göz ardı edemeyiz.
Avrupa siyasi tarihini sadece ve sadece iki hanedanın yarattığını biliyoruz.
İkinci Katerina yı ele alalım.
Osmanlı Devletini parçalama planını hazırlayan ve uygulayan belalımız Katerina aslında Alman asıllıdır.
Mavi kan olayına girmeyeceğim ancak şunu biliyoruz ki Avrupayı idare eden kralların hepsi akraba ve aynı soydan gelmekteler.
Yeni sürecin hedefi küresel elit ve şirketokrasi , uzantısı hanedanlar ve krallar ve hedef alınan bütün dünya insanları.
Kim galebe çalacak ?
İnsanlık değerleri her şeyin üzerindedir.
Hiç hesaba katılmayan bir şey olur ve her şey iyilikle sonuçlanır.
Bu savaşın yıllardır içindeyiz.
Sorgulanmamış ideolojiler , körükörüne bağlanılmış düşünceler yüzünden insanlık çok zaman kaybetti / kaybettirildi.
Artık aydınlanmanın kişisel aydınlanmanın zamanı geldi geçiyor.
Ben kişisel olarak o kadar usandım ki körü körüne bağlanılan fikirlerden , dogmalardan.
Kendi içimde diyorum ki ben akılla yüzleştirmeliyim her şeyi.
Mantıkla sorgulamalıyım.
Ve biz kazanacağız iyi olmaya çalışan insanlar / iyiler ve biz daha güçlüyüz.