Kafa Bi Dünya - Sayı 075

Birçok insan taverna şarkıcısı, fantezi müzik terennümcüsü diye burun kıvırır ve geçer ama benim için Ferdi Özbeğen özlenen, düşlerde sık sık dönülen seksenlerdir. Gençliğimdir.

İmbat esintili İzmir yazlarıdır örneğin, Karşıyaka sahilidir, bonfrit eşliğinde bostanlı'ya yürüyüş, KSK lokalinin yanındaki potalarda iddialı basketbol maçlarıdır. Sızısı yürekte bir yerlerde kalmış kırık dökük ilk aşklardır.

Sonra Alsancak'ta Fil Pizza'da bir dilim pizzadır, Kemeraltı'nda bol soslu hamburger. Kordon'da halkaya kırılan yumurta ve sucuğun kokusu.

Basmane'de bit pazarından plak, kaset, kitap toplamaktır. Körfez vapurlarında sigara eşliğinde çay yudumlamaktır, avucunda sevdiğinin eli, varyanta vurmaktır biraz. Sonra o varyanttan inerken İzmir'e aşık olmaktır.

Tahta sandalyeli aile çay bahçelerinde yudumlanan "Tuborg"lardır belki de, belki Fuar alanındaki renkli gazino ampulleri altında ordövr tabağı ve bir duble rakı. Hani "o karanlık gecelerde" "efkar birikir de sığmaz içinize" ve düşersiniz "bardaki sarışın kız"ın peşine. Öyle.

Yaşanmışlardır işte tümü ve yarım kalmışlıklar. Toplamda hayatın ta kendisi.

Eh, "siyah tuşlarda keder, beyazda mutluluklar" var. Anımsattıklarınız için ikinize de yürekten teşekkürler değerli dostlar.