[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]
Keyifli okumalar dilerim.
[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]
Keyifli okumalar dilerim.
Hiç okumadım, ismiyle örtüşen eser mi bilmiyorum ama halk arasında Anarşizim nedir hiç bilinmez, bilinenler de tamamen yanlıştır, bir zamanlar Demirel'in "Aaaaşistleeee" diye ağzıyla yuvarladığı şekilde halk bu kelimeyi öğrendi ve terörist olarak kullanıldı devlet yetkilileri tarafından da; halbuki alakası bile yoktur, Anarşist tanımı uzundur ama çok çok basit anlamda; otoriteyi tanımaz, örneğin; Devlet İstatistik Enstitüsü zorla insanlara sorular sorar ve cevap vermezlerse tehdit eder ve ceza keser, işte Anarşist zora gelemez hem de hiç gelemez, ben her durumda Devlet İstatistik Estütisü'nü takmadım, tabii cezayı ödedim, ödememenin yolları da açıktır Anarşizmde; işte bu da şiddete karşı şiddete kapı açar, hiç bilmiyorum ama kitap da o zamanki çevirilerden olduğundan; belki terörist gibi bir anlamdan kullanılarak bahsettiğim gibi yanlış çevrilmiş olabilir, tabii hiç bilmiyorum, mutlaka okuyacağım üstadım, okumamam olmaz, ellerine sağlık![]()
.
[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]
Cengiz , fındıkfındık,lenard .
Konu darkmalt tarafından (01.07.17 Saat 20:25 ) değiştirilmiştir.
[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]
"The Demolished Man" Polis birliklerinin oluşturulduğu bir gelecekte geçen ve bu sistemin açıklarını arayan çok güçlü bir adamın bu sistemle olan anarşik ve cezai mücadelesi üzerine kurulu bir romandır. Siberpunk patlamasından yaklaşık 30 yıl önce yazılmasıyla, bu türün bir öncüsü olarak görülür. Güçlü şirketler, yüksek silah teknikleri ve toplum arasındaki sınıflaşmalar üzerine de söyleyeceği ciddi şeyler vardır.
İlk olarak 1971 yılında Okat Yayınevinden "Anarşist" adıyla, sonrasında ise Aralık 1983 te Selma Mine'nin çevirisiyle, Deniz Kitaplar Yayınevinden "24. Yüzyılda Cinayet" ismiyle çıkan Alfred Bester'in başyapıtı The Demolished Man, 1999 yılında ise Altıkırkbeş Yayıncılık tarafından "Yıkıma Giden Adam" adı ile yayımlandı.
1952 yılında yazılan roman, bir sonraki yıl verilmeye başlanan ve günümüzde bilimkurgunun en prestijli ödülü olarak kabul edilen Hugo'yu kucaklamayı başarmıştır. Bester'in ölümünden 1 yıl sonra "Büyük Usta" unvanını almasında pay sahibi olan 2 büyük eserden (diğeri Kaplan! Kaplan!) biri olan Yıkıma Giden Adam, ilk olarak Galaxy Science Fiction dergisinde tefrika şeklinde yayımlanmış ve sonradan kitap haline getirilmiştir.
Kitap, Paslanmaz Çelik Sıçan serisi ve Yer Açın! Yer Açın! gibi distopik romanları ile tanıdığımız bilimkurgunun büyük yazarlarından Harry Harrison'ın samimi önsözüyle açılıyor. Alfred Bester'e teşekkürlerini ileten ve oldukça içten bir şekilde konuşan Harrison'ın ardından bu muhteşem kitabın kapıları okura açılıyor.
Bir süre dergilerde yazan ve çizgi roman senaryoları da kaleme alan Alfred Bester, edebiyata girişini bilimkurgu romanları ile yapar. Yazılma tarihlerini düşündüğümüzde birbirinden özgün kurgularının olduğunu gördüğümüz Bester, bu yapıtında bilimkurgu ile polisiyeyi harmanlıyor ve 80 li yıllarda patlama yaşanan siberpunk temasının temellerini atıyor. Bu sebeple, birçok ünlü bilimkurgu yazarının eserlerinde ve bilimkurgu temalı filmlerde Bester'den izler görmek mümkün. Bu da onun neden "Büyük Usta" sıfatını hak ettiğini çok net anlatıyor.
"Eğer bir adamın topluma karşı gelecek yeteneği ve cesareti varsa, o, kesinlikle ortalamanın üzerinde demektir. Onu durdurmak istersiniz. Onu düzeltir ve daha değerli bir hale döndürürsünüz, kazandırırsınız. Ondan kim vazgeçebilir? Bunu yapmayı yeterince sürdürürseniz, geriye sadece koyunlar kalır."
Öykü, 24. yüzyılda geçiyor.
Yaşam zorlaştığında, tamamen yalan olan bir düşünceye sığınmaya eğilim gösterirsiniz...- devasa bir yalan. -Lincoln Powell.
Kitapta dikkat çeken kısımlardan bir diğeri ise bazı sahnelerin çizgi romanlardan fırlamış gibi olduğudur. Bunun sebebi de elbette Alfred Bester'in usta bir çizgi roman senaristi olmasıdır. Kaplan! Kaplan! adlı romanında da bunu görebilmek mümkündü.
Philip K. Dick'in bir kısa öyküsünden sinemaya aktarılan Minority Report'un kurgusuyla benzerlik gösteriyor kitap. Fakat belirtilmesi gereken en önemli faktör bu kitabın, Dick'in öyküsünden tam 3 yıl önce yazıldığıdır.
Alfred Bester, bilimkurgunun büyük ustalarındandır ve onu okumayan her bilimkurgu okuru biraz eksiktir.
"Sadece korkaklar, güvensizler ve kaybedenler kuralların ve dürüst oyunun arkasına yaslanır." -Ben Reich.
Link yenilenmiştir.
Eline sağlık dostum![]()
darkmalt .