Doğa'nın bile insanlara düşman olduğu bir ülkede, serüven girdabında yaşayanların unutulmaz romanıdır "Fırtına".
İngiliz bir ailenin çocuğu olan Wilbur Smith, Zambia'da doğdu. Üniversite öğrenimini tamamladıktan sonra hep Afrika'da yaşadı.
Afrika ve Afrikalıların sorunları üzerine yazdığı romanlarla adını dünyaya duyurdu.
(Arka Kapak)
Dört yıl süreyle kırlarda dolaşmak arabaları eskitmişti.Tekerlek parmakları ve bazı bölümlerin yerine, orada bulunan ağaçlardan elde edilen yaş tahtaların takılması gerekmişti. Araba tenteleri sık sık yamandığından brandaların pek azı görünüyordu artık. Her kafilede de on sekiz yerine on öküz vardı şimdi. Yırtıcı hayvanlar ve hastalık yüzünden öküzlerin bazıları ölmüştü. Ne varki, bu perişan kervan beş yüz filin dişini taşımaktaydı. Sean Courtney'in tüfeğinin ürünü olan on binlerce kilo fildişi. Pretoria'ya varınca ,karşılığında on beş bin altına yakın para alacağı fildişi. Sean yine zengindi. Elbisesi eskimiş, lekelenmiş ve acemice yamanmıştı. Çizmelerinin tabanları hemen hemen kalmamış, tabaklanmamış yaban öküzü derisiyle üst üste, yarım yamalak pençelenmişti. Karma karışık gür sakalı göğsünün ortasına kadar iniyordu: yele gibi siyah saçları tam yaka hizasında kör bir makasla kesilmişti. Ancak Sean bu görünümüne karşın fildişi yüzünden zengindi. Ayrıca Pretoria'da Volkskaas Bankasının kasalarında onu bekleyen altınları vardı.
[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]