Mandrake bir başka. : )
İ ç t e n l i k l e...
Sevgiyle...
Mandrake bir başka. : )
İ ç t e n l i k l e...
Sevgiyle...
Zagor C189 Esrarengiz Kitap, en güzel maceralardandır ve J.R.R.Tolkien' in Yüzüklerin Efendisi ' The Lord of the Rings /Anulorum Erus ' adlı eserinden esinlendiği de aşikârdır, ki burada Yüzük, Kitap olmuştur, etc.
Zagor' un iddiasının aksine, alelade bir kitap değil tabii ki. :)
Diğer bir esin de Paralel Evren Hipotezi' dir ' Hypotheticum Multiversum ' ki, Fizikidir.
Peki bir diğer esin nedir_?
İçtenlikleri hiçbir zaman azalmayan sevgili ZaFrEsA, Anthis, Hakan Alpin, Victoryv, Cemalnacitolga ve uzak geçmişten günümüze tüm eski dostlarımız için:
Mandrake bir başka : )
İ ç t e n l i k l e...
Sevgiyle...
anthis, fındıkfındık, Hakan Alpin,melange , mudi, victoryv, ZaFrEsA .
Bilemedim, H. G. Wells'ten mi çağrışımlar var acaba?
Esrarengiz Kitap — II
Antik Yunan Filozofu ' philosophus Graecus antiquus /Muallim-i Evvel ' Aristoteles, Metafizik ' Metaphysica ' adlı eserinde ne diyordu_?
1005b19: ' Ontolojik Tanım '
Bu ilke şudur: Aynı niteliğin, aynı zamanda, aynı özneye, aynı bakımdan hem ait olması, hem de olmaması imkânsızdır. Buna diyalektik türden itirazları önlemek üzere bütün diğer belirlemeleri de eklememiz gerekir. İşte bu ilke, bütün ilkeler içinde en kesin olanıdır. Çünkü o yukarda verdiğimiz tanıma uymaktadır.
1005b24: ' Zihni Tanım '
Gerçekten de bazılarının Herakleitos'un ileri sürdüğüne inandıkları gibi, bir aynı şeyin hem var olduğu, hem de olmadığını düşünmek mümkün değildir (zira bir insanın söylediği her şeye inanması zorunlu değildir). Eğer karşıt niceliklerin aynı zamanda aynı özneye ait olmaları imkânsızsa (bu öncüle de alışılagelen bütün belirlemeleri eklememiz gerekir) ve yine eğer bir başka düşüncenin çelişiği olan düşünce, bu düşüncenin karşıtı ise, aynı zihnin, aynı zamanda, aynı şeyin, hem var olduğu, hem de olmadığını düşünmesi kesin olarak imkânsızdır. Çünkü eğer bu noktada yanılıyorsak, aynı anda birbirine karşıt olan düşüncelerimizin olması gerekir. İşte bundan dolayı her kanıtlama sonunda nihai bir doğru olarak bu ilkeye indirgenir. Çünkü bu ilke, doğası gereği bütün diğer aksiyomların da hareket noktasıdır.
1011b11: ' Mantıki Tanım '
Bütün inançlar içinde en sağlamının çelişik önermelerin aynı zamanda doğru olmadıkları inancı olduğunu ortaya koymak ve buna karşı olan görüşün sonuç ve nedenlerini göstermek üzere kâfi derecede şeyler söyledik.
Aristoteles felsefesi' nde ' philosophia Aristotelis ', kategoriler ' categoriae ' hem düşüncenin hem de varlığın formlarıdır, keza nesnel olgulara karşılık geldiğinden önermeler de ' propositiones '; zira önermeler düşüncelerin, düşünceler de var olanın yansılarıdır, ki düşüncenin doğru olması, var olana da uygun olması demektir, &c.
Özde ontolojik tanım ile mantıksal tanım farksızdır demek ki. Ne var ki, eleştirilere de mevzubahislerdir.
Ehemmiyeti hâiz ise bu:
Zihni Tanım deneyimin ilkesi ' a posteriori ' ise, deneyimle sınanabilir de olmalıdır, lakin olamaz ' böyle bir deney, yapılamamıştır ve dahi yapılabilme imkânı dahi şüphelidir, ki ' öyleyse değildir, değilse de deneyimin ilkesi değildir ' a priori ', ki demek ki çürütülemez. Aksi hâlde ' değil değilse '_? Çelişki. : )
Hayati önemi hâiz olan da şu:
Klasik Mantık İlkeleri' ndeki ' principia logica formalia ' Çelişmezlik İlkesi ' principium contradictionis ' bir düşünce yasasıdır, reddedilemez.
Aksi hâlde_?
Tümel ' e.g., düşünce ' ile Tikel ' tümel olmayan, i.e., düşünce olmayan, v.g., doğa, &c. ' karşıt değildir ' özdeştir ', ki olamaz.*
* Tümel ile tikelin, bazı hâllerde, birbirine dönüşebileceğini ileri süren Materyalist felsefe ' philosophia materialistica ' dahi, identikliği
tasdik etmemektedir.
Muallim-i Evvel' in düşünceleri açımlandığında, kökleri prehistorik çağlardan insanlık tarihine dek uzanan ve nice cengâverlerin iskeletlerini dağlar gibi üst üste yığmış dehşetli bir felsefenin ' Philosophia [Prima, Idealistica, Platonis] karanlıklar diyarındaki şatodan bizlere göz kırptığı aşikârdır.
Zagor ne diyordu_? : )
O duman yüzünden oldu... Mord'un işi bu!..
Antik Yunan Filozofu ' philosophus Graecus antiquus /Eflâtûn-ı İlâhî ' Platon, Devlet ' Politia ' adlı eserinde ne diyordu_?
436b-c:
Şunu biliriz: Bir tek şeyin aynı zamanda ve aynı yönüyle birbirinin tersi iki şeyi yapması, ya da bu iki şeye birden uğraması mümkün değildir. Bu da şu demektir: Bir yerde ters iki şey görürsek, bunlar bir tek ilkeden değil, değişik ilkelerden gelir.
Hipotez:
Zaman Kitabı, Klasik Mantık İlkeleri' nin reddidir. Bu Klasik Olmayan Mantık ' Diyalektik Mantık —Logica Dialectica— ' anlamına da gelmez. Peki neden_?
Sevgili Hakan Alpin, bakış açımız felsefi olduğundan —bilimkurgu temelli— H. G. Wells' ten çağrışımlar olup olmadığını hiç düşünmemiştik açıkçası. Lakin hem sizin hem de diğer dostlarımızın Zaman Kitabı üzerine düşüncelerinin ne olduğunu da öğrenmek isteriz tabii ki.
Adları sayılamayacak kadar çok eski dostlarımız için:
İ ç t e n l i k l e...
Sevgiyle...
anthis, Hakan Alpin,melange , victoryv, ZaFrEsA .
Esrarengiz Kitap — III
Türkiye' de klasik mantığın duayenlerinden Prof. Dr. Necati Öner, Mantığın Ana İlkeleri ve Bu İlkelerin Varlıkla Olan İlişkileri' nde ne diyordu_?
Bu şekilde üçüncü şıkkın imkânsızlığı ilkesinin evrenselliğinden şüphe edilince, doğru ve yanlış değer çiftini esas alan iki hakikat değerli mantık yanında, asrımızın başından itibaren ikiden fazla hakikat değerli mantıklar kurulmaya başladı. "Bu konuda ilk fikri Lukasiewicz(1920) ileri sürdü sonra Post (1921) ve Brouwer (1925) bu fikri takip ettiler".
Lukasiewicz üç değerli mantık kuruyor. Bu üç değer şunlardır: doğru, yanlış ve nötr. Doğru için 0, yanlış için 1, nötr için 1 /2 sembollerini kullanıyor.
Böylece, doğru ve yanlış arasına üçüncü bir değer koyunca, üçüncü şıkkın imkânsızlığı ilkesine uyulmuyor demektir. Lukasiewicz' den sonra, ikiden fazla hakikat değerli mantıklar arttı; nihayet Reichenhach çok hakikat değerli mantığı olasılık mantığı haline getirdi. Ona göre de doğru ile yanlış arasında sürekli bir değerler skalası vardır.
Üçüncü şıkkın imkânsızlığı ilkesine yapılan itirazlar ve kurulan çok değerli mantıklar, bu ilkenin yanlışlığını değil, onun sınırlı olduğunu ortaya koyar.
Verilen misallerden anlaşıldığı gibi, sonsuzluk bahis konusu olunca üçüncü şıkkın imkansızlığı ilkesinin geçmez olduğu haller bulunabiliyor. Bu şekilde onun evrensel bir ilke olmadığı söylenebiliyor. Fakat Cuvillier'in dediği gibi üçüncü şıkkın imkânsızlığı ilkesi yanlış değildir; fakat mantıkî çelişmenin bulunmadığı yerlerde uygulanamaz, onlar da ikidir: 1— Saçma önermeler, "Sokrat iki dik açıya eşittir" bu önerme ne doğrudur ne yanlıştır, saçmadır. 2— Belirtilmemiş (indéterminé) haller, mesela Ferma teoreminde olduğu gibi.
Görülüyor ki açıkladığımız üç ilke sıkıdan sıkıya biribirine bağlıdır. Her üçünü bir ad altında toplayanlar bu bakımdan haklıdırlar. Bunlar aynı ilkenin farklı şekilde ifadeleri gibidir. "Bir önermenin ya doğru veya yanlış olduğunu kabul eden her mantık, aynı zamanda, özdeşlik, çelişmezlik ve üçüncü şıkkın imkânsızlığı ilkelerini de kabul etmiş olur".
Prof. Dr. Doğan Özlem, Mantık: Klasik/Sembolik Mantık: Mantık Felsefesi adlı eserinde ne diyordu_?
Öyle ki, diğer iki ilkeden hangisini feda ederlerse etsinler, günümüzde geliştirilmiş tüm mantık sistemleri (çok değerli mantık sistemleri vb.) dayandıkları temel bakımından birer özdeşlik sistemidirler*.
* "Çelişki"den hareket eden, özdeşliği reddeden "diyalektik mantık" savunucuları, "çelişki" fikrinin ancak özdeşlik ilkesi sayesinde düşünülebilir bir şey olduğunu görememiş veya bu hususu örtbas etmişlerdir.
Prof. Dr. Necati Öner & Doğan Özlem h a k l ı dır. Neden_?
M a n t ı k:
Mantık İlkeleri ' principia logica formalia '
özdeşlik ilkesi ' principium identitas '
çelişmezlik ilkesi ' principium noncontradictionis '
üçüncü halin olanaksızlığı ilkesi ' principium tertii exclusi '
yeter sebep ilkesi ' principium rationis sufficientis '
' Yeter sebep ilkesi hariç ' çelişkiye düşülmeden, evrensel ve birbirleriyle ilişkili olan bu ilkeler inkâr edilemez. Neredeyse bütün bilimlerin ortak dili ve temeli ve de mutlak reddedilemez olan matematik, bütünüyle mantık ilkeleri üzerine kuruludur, elektrik devreleri mantık ilkeleriyle çalışır, &/c.
Şey, Şeydir ' Şey ise Şeydir '; Şey, hem Şey hem de Şey olmayan olamaz; Şey, ya Şeydir ya Şey olmayandır ' değildir ', üçüncü hal olanaksızdır.
(A -> A) = ~(A /\ ~A) = (A V ~A)
İspat ' Sembolik Mantık ':
Şeyin değilinin değili, şeydir
~~P = P
P -> Q, P doğru, Q yanlış olduğunda yanlıştır
~(P -> Q) = (P /\ ~Q)
P /\ Q, ya P, ya Q, ya da her ikisi yanlış olduğunda yanlıştır
~(P /\ Q) = (~P V ~Q)
P /\ Q, P V Q değişme özelliğine haizdir
P /\ Q = Q /\ P
P V Q = Q V P
O hâlde
(P -> Q) = ~(P /\ ~Q) = (Q V ~P)
P = Q = A ise ' Mantık İlkeleri '
(A -> A) = ~(A /\ ~A) = (A V ~A)
Prof. Dr. Doğan Özlem ne diyordu_? " Öyle ki, diğer iki ilkeden hangisini feda ederlerse etsinler, . . . "
Bu " feda ", mantığın kavranılamamasından kaynaklanır. Neden_? ' Yeter sebep ilkesi hariç ' hepsi birbirine eşit olduğundan birini feda etmek hepsini feda etmektir, ki esasen, hiçbiri feda edilemez de ondan.
Sözün özü, özün sözü:
_ ' Felsefe ya da bilim farketmeksizin ', hiçbir şey, mantığa ters düşemez. ' Klasik mantıkla açıklanamıyorsa* N-değerli mantıkla ya da Bulanık Mantıkla ya da,... herhangi bir mantıkla mutlak surette açıklanır, aksi bir hâl olamaz '
* Klasik mantıkla açıklanamaması, bazılarının zannettiği gibi, klasik mantığın çürütüldüğü anlamına da gelmez. Neden_? Klasik mantığın çürütülmesi imkânsızdır da ondan.
_ Eğer ki bir şey, mantık ilkelerine ters düşüyorsa, o şey; ya tutarsızdır ya geçersizdir ya da yanlıştır, ki mantıksızdır ' Aksi bir hâl_? Yok '
; . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
N.B.:
Özdeşlik ve çelişmezlik ilkesinin Materyalist felsefe, üçüncü halin olanaksızlığı ilkesinin ise bilim adamlarınca reddedildiği aşikâr.
Ne var ki kazın ayağı öyle değil.
Materyalist felsefenin neden reddettiğinin analizi karmaşık ve uzun bir mevzudur ve hâlihazırda üzerinde durulması da gereksizdir.
Lakin şu pek meşhur " belirtilmemiş (indéterminé) haller " üzerinde kısaca durulmasa da olmaz, olmaz. : )
Türkiye' de klasik mantığın duayenlerinden Prof. Dr. Necati Öner, Mantığın Ana İlkeleri ve Bu İlkelerin Varlıkla Olan İlişkileri' nde ne diyordu_?
Buralarda üçüncü şıkkın imkânsızlığı ilkesi uygulanamaz. Mesela, Ferma Teorem'i ne cerh edilebilmiş ne de doğruluğu ispat edilebilmiştir. Eğer n >2 ise x^n +y^n = z^n bu eşitliği sağlayacak bir sayının olup olmadığı gösterilemez.
Blanché, üçüncü şıkkın imkânsızlığı ilkesini şüpheye düşüren şu misali veriyor: Pi'nin ondalık kesir halinde yazılışında, devam eden serinin herhangi bir yerinde 0 1 2 3 4 5 6 7 8 9 dizisinin rastlanıp rastlanılmayacağı sorulsa, buna ne evet ne de hayır cevabı verilebilir. Eğer bu sayı dizisi sonlu olsaydı o zaman evet veya hayır denebilirdi. Fakat mevcut halde buna karşılık verilemez (Pi'nin ondalık kesir halinde yazılışında bir yerde durulmaz seri sonsuza gider 3, 1416 ........ ). Matematiksel olarak bu dizide yukarıdaki seriye rastlanıp rastlanılmayacağı gösterilemez. O halde sonsuz serilerde bu ilkeyi uygulayamıyoruz.
Yukarıda saçmaya indirgeme yolu ile yapılan ispat'a bir örnek vermiş, bunun üçüncü şıkkın imkânsızlığı ilkesine dayandığını belirtmiştik. Blanché, bu metodun, her yerde uygulanamayacağını, binnetice evrensel olmadığını bir misalle belirtiyor: Şu sonsuz sayı serisini alalım 1,1,2,3,5,8, ...... her terim, üçüncüden itibaren, kendisinden önce gelen ikisinin toplamına eşittir. Şimdi soralım, acaba, bu seri içinde, kendisinden sonra başka bir asal sayı bulunmayan bir asal sayıyı ihtiva eder mi etmez mi? Klasik matematikçiler bu konuda şöyle akıl yürütürler: Bu seri içinde istenen P asal sayısı ya bulunur ya bulunmaz. P nin bu seride bulunmadığını gösterelim, bu bizi bir çelişmeye sevkedecektir ki buradan, henüz ne olduğunu bilmediğimiz halde, dolaylı olarak (indirectement) P nin varlığını ispat etmiş oluruz. Blanché diyor ki, Brouwer için bu yanlış bir yoldur. Çünki, "P mevcuttur" önermesi, ancak, seri içerisinde, belirtilmiş, belli bir asal sayıyı bulmak mümkün ve o sayının da, serinin içindeki asal sayıların sonuncusu olduğu ispat edilirse, matematik bir anlam kazanır. Böylece, "P mevcut değildir" (çift olumsuzlama) 'P mevcutturu ispat için yeter değildir. Çift olumsuzlama olumlamadan daha zayıftır.
_ İngiliz matematikçi Prof. Dr. Andrew Wiles ve eski bir öğrencisi olan Richard Taylor, 1994 yılında Fermat' nın Son Teoremi' nin doğru olduğunu ispat etmiştir. Hülasa, burada, "belirtilmemiş (indéterminé) hal" diye bir şey y o k.
_ ' En azından bize göre ' —sonsuz— Seriler üçüncü halin imkânsızlığını şüpheye düşüremez.
Klasik Mantık Karşıtı bilim adamlarının üzerinde durmadıkları ya da göz ardı ettikleri ise, şudur:
Orta Çağ Filozofu /Müteahhirûn ' philosophus Medii Aevi /philosophi posteriores ' Gazzâlî' nin ' Algazelus ' tilmîzi Felsefeci Hume. : )
Peki kendisi ne diyordu_? " Kategoriler f a r k l ı d ı r. "
Meselâ, sonlu fail ' herhangi tikeller, v.g. Mimar ' ile sonlu olmayan —sonsuz— Fail ' tümellerin Tümeli — Idea idearum—, i.e. Tanrı ' farklıdır, benzeşim kurulamaz.*
* Buradaki akıl yürütme, tikelden tümele doğrudur ' tümevarım ', ki ' mantıken de ' geçersizdir.
Hülasaten, bir evin mimarı olmasından, evrenin de bir Mimarı olduğu istidlali, olumsaldır, ki zorunlu değildir, öyleyse de zayıftır, etc.
Filhakika, sonlu bir diziden sonlu olmayan —sonsuz— serilere sıçrama hikâyeleri de aynen buna benzer.
Robert Blanché, La Science Actuelle et le Rationalisme, s. 92-93, PUF, Paris 1967' de " üçüncü şıkkın imkânsızlığı ilkesini şüpheye düşüren " misaller sunuyordu, değil mi_? Herhâlde. : )
_
1 - 1 + 1 - 1 + 1 - 1 + 1 - 1 + 1 - 1 = 0
sonlu dizisinin toplamı sıfırdır, değil mi_? Kuşkusuz " déterminé "
Peki aşağıdaki —sonsuz— serinin toplamı ne_?
1 - 1 + 1 - 1 + 1 - 1 + 1 - 1 + 1 - 1 + ...
—Sonsuz— serinin eleman sayısı çift ise, toplam 0, değil ise 1. Farksız mı_? Değil " indéterminé "
Eee_? Ne ki bu şimdi_? Şu, değil mi_?
Kanıtlanması gereken kanıtlandı ' quod erat demonstrandum ', i.e. Çelişmezlik ilkesi ' principium noncontradictionis ' çürütüldü gitti. Neden_?
Bu ilke ne diyordu_? : )
Şey ' —sonsuz— serinin toplamı ', hem Şey ' 0 ' hem de Şey olmayan ' 0 olmayan, e.c. 1 ' olamaz.
_
1 - 1 /2 + 1 /3 - 1 /4 + 1 /5 - 1 /6 + 1 /7 - 1 /8 + 1 /9 - 1 /10 = 1627 /2520
(1 + 1 /3 + 1 /5 + 1 /7 + 1 /9) - (1 /2 + 1 /4 + 1 /6 + 1 /8 + 1 /10) = 1627 /2520
sonlu dizilerinin toplamı farklı mı_? Değil " déterminé "
Peki aşağıdaki —sonsuz— serinin toplamı ne_?
1 - 1 /2 + 1 /3 - 1 /4 + 1 /5 - 1 /6 + 1 /7 - 1 /8 + 1 /9 - 1 /10 + ... = ln 2 = 0,6931 ... < 1 " déterminé "
—Sonsuz— serinin elemanları, dizideki gibi değiştirildiğinde toplamı ne_? " oo -> sonsuz "
(1 + 1 /3 + 1 /5 + 1 /7 + 1 /9 + ...) - (1 /2 + 1 /4 + 1 /6 + 1 /8 + 1 /10 + ...) = oo - oo " indéterminé "
Demek ki sonlu diziler ile —sonsuz— seriler f a r k l ı d ı r.
Ne yani_? Pi'nin ondalık kesir halinde yazılışında, devam eden serinin herhangi bir yerinde 0 1 2 3 4 5 6 7 8 9 hem var hem de yok mu yoksa_? : )
" Çift olumsuzlama olumlamadan daha zayıftır "
Ne demek istenilmekte_? Şu:
~~P = P ' Bir önermenin değilinin değili, önermenin kendisinden daha zayıftır '
Bu en fazla zorlamalı bir yorumdan ibarettir, üçüncü şıkkın imkânsızlığını imkânsız kılamaz.
- * - = +
Tamam, anladık, eksi ile eksinin çarpımı, artıdan daha zayıf olsun.
Eee_? Ne oldu ki yani_? Hiç.
_
Analitik a priori değil de sentetik a posteriori olsa bir şey değişir mi ki_? Yok.
Zaman, ışık hızına yakın hızlarda, eylemsiz referans sistemine göre genişler, bağıl hareket eden gözlemcilerden her biri diğerindeki zamanın, kendi zamanına göre daha yavaş işlediğini algılar.
Meselâ, c ışık hızına yakın v hızı ile hareket eden bir uzay aracında geçen zaman t0, eylemsiz referans sisteminde geçen zaman t ise, bağıntı şudur:
t = t0 /(1 - v² /c²)½
v = 0.99c, t0 = 1 ise, t = 7.0888120500834
Kısacası, eylemsiz referans sistemindeki gözlemci için ~7 yıl geçmişken, uzay aracındaki gözlemci için 1 yıl geçmiştir. ' İkiz parakdoksu /Paradoxum geminorum '
Zaman, Einstein' a göre izafi, Newton' a göre değildir, ki mutlaktır. Peki neden değil_?
Lim t = t0
c -> oo
Şu hâlde Newton' a göre, ışık hızı sonsuzdur. Öyleyse, Klasik Mantık Karşıtı bir şeyler bulunabilir mi ki_? Herhâlde. : )
Meselâ, vi hızıyla uzaya çıkan ve vj hızıyla uzaydan inen roketler düşünelim. Her birinin diğerine göre hızı nedir_?
vb = vi + vj
Uzaya çıkan ve inen ışık ışınları düşünelim. Her birinin diğerine göre hızı nedir_?
vb = c + c = 2c
Fakat olamaz, zira hiçbir şey ışık hızını geçemez. Bu yüzden de bağıl hız, değişmez, ki yine c' dir, 2c d e ğ i l.
Sonuç olarak denilebilir ki sonlu ile sonsuz f a r k l ı d ı r. Dahası ışık hızı sonsuz bile değildir, zira sabittir.
Özetle, —sonsuz— seriler hikâyesi, içler acısı " belirtilmemiş (indéterminé) hallerden " Fermat' nın Son Teoremi gibi bir şeydir ' ya da önünde sonunda olacaktır '
Neden_? Klasik Mantık İlkeleri ve Muallim-i Evvel asla şaşmaz. : )
; . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
Peki bütün bu açıklamaların Esrarengiz Kitap ile ilişkisi ne ki, değil mi_?
İçtenlikli ilgileri hiçbir zaman azalmayan eski dostlarımız için.
İ ç t e n l i k l e...
Sevgiyle...
anthis, fındıkfındık,melange , victoryv, ZaFrEsA .
Esrarengiz Kitap — IV
Büyücü Elchin neler diyordu_?
Bu kitap yok edilmeli...
Ne var ki onu yok etmenin tek yolu, dipsiz kuyuya atmak. Ama bu kuyunun yerini ben bile bilmiyorum...
Kötülüğün sonsuza dek yok olduğu dipsiz kuyu!..
Tüm kötülüklere neden olan bu kitabı yut!..
_
Fizik:
Vicipædia ne diyordu_?
Horizon eventuum est theoria physica. Doctrina relativitatis generalis praedicit quamlibet massam satis compactam spatium quattuor dimensionum deformare ut foramen nigrum, formet. Circa foramen nigrum est superficies a mathematica definita et horizon eventuum (Anglice event horizon) appellata, quae "punctum nullius reditus" designat.
Olay ufku bir fizik teorisidir. Genel görelilik doktrini, herhangi bir kütlenin dört boyutlu uzayı bir kara delik oluşturacak şekilde deforme edecek kadar kompakt olduğunu öngörür. Kara deliğin etrafında, "geri dönüşü olmayan noktayı" temsil eden olay ufku adı verilen matematiksel olarak tanımlanmış bir yüzey vardır.
Dipsiz Kuyu, olasılıkla Kara Delik ' Foramen nigrum ' mefhumundan mülhemdir. Meselâ, herhangi bir parçacık ' e.c. Esrarengiz Kitap ', fiziksel yasalarla açıklanamayan Olay Ufku' nun ' Horizon eventuum ' içinde, kara deliğin merkezine doğru yol alır, ki kaçış imkânsızdır ve yok olur.
_
Felsefe:
Dipsiz Kuyu ile Esrarengiz Kitap, birbirlerini yok ettiklerinden ya karşıt ya da çelişiklerdir.*
Materyalist felsefenin tatbikatçılarından Lenin, Felsefe Defterleri ' Philosophische Notizbücher /Philosophia Commentariola ' adlı eserinde ne diyordu_?
Karşıtların birliği (düşümdeşliği, özdeşliği, eşit hareketi) koşula bağlıdır, geçicidir, süreksizdir, göreceldir. Gelişim ve hareket nasıl mutlak iseler, birbirlerini karşılıklı dıştalayan karşıtlar arasındaki mücadelede mutlaktır.
Materyalist felsefenin duayenlerinden Georges Politzer, Felsefenin Temel İlkeleri ' Principes Fondamentaux de Philosophie /Philosophiae Principia Fundamentales ' adlı eserinde ne diyordu_?
Karşıtların birliği
Çelişki, ancak en az iki güç arasında savaşım varsa, vardır. O halde, çelişki, zorunlu olarak birbirlerine karşı olan iki ucu içinde saklar: çelişki, karşıtların birliğidir. Bu, çelişkinin, üçüncü niteliğidir.
Mutlak olarak her türlü çelişkiden arınmış bir evren, kendi kendini yinelemeye mahkum olurdu: hiçbir zaman, yeni bir şey ortaya çıkmazdı. O halde, çelişki, her değişmenin içinde vardır.
"Şeylerin gelişiminin ana nedeni, dışta değil, içte, yani şeylerin iç çelişkilerindedir. Şeylerin hareketleri ve gelişimleri, içlerinde bu gibi çelişkilerin varlığı nedeniyle olur. Bir şeyin içindeki bu çelişki, gelişmenin ilk nedeni olup..." Lenin de "Gelişme, karşıtların 'savaşımı'dır." diyordu.
"Bir şeyin içindeki bu çelişki, gelişmenin ilk nedeni olup, bir şeyin öteki şeylerle ilişkileri -bunların iç bağları ve birbirleri üzerine etkileri- ikinci derecede bir nedendir."
* Materyalist Felsefedeki karşıtların [birliği & savaşımı] hikâyesi, her şey bir, bir her şeydir ' omnia unum esse et unum omnia ' diyen Presokratik Yunan Filozofu ' philosophus Graecus praeSocraticus ' Herakleitos' un karşıtların birliği ve mücadelesi yasası' ndan ' lex unitatis et certamen oppositorum ' mülhemdir, lakin buradaki karşıtlık ya da çelişiklik, ne bu yasa ne de türemesiyle ilişkilidir.
Peki neden d e ğ i l_?
İçtenlikleri hiçbir zaman azalmayan sevgili Fındıkfındık, ZaFrEsA, Lotoloto, Hakan Alpin, Anthis, Victoryv, Melange, Ornetorenk, Edip, Mudi, Halilozkoca, Serdarch ve uzak geçmişten günümüze tüm eski dostlarımız için:
İ ç t e n l i k l e...
Sevgiyle...
Üstadım yıllardır izliyorum değerli paylaşımlarınızı.
Sonra şu anti Rusçu (Rus dediğime bakmayın, sol el görünce Nazım Hikmet ile başlayıp kim geliyorsa akla, saldırıyor, küfrediyor utanmazca), kafatasçı, kendisini çizgi roman gibi uçsuz bucaksız bir alemde her bir haltı biliyorum sanan saçma zihniyetle sürdürdüğünüz tartışmayı gördüğümde üzülüyorum sizin adınıza.
Taa çizgiliforum zamanından bu yana oluşturduğunuz machine_code markası üzerinden kimseye prim yapma hakkı ve izni tanımayın/vermeyin lütfen.
Sizin de dediğiniz gibi; İçtenlikle... Sevgiyle...
anthis, fındıkfındık,melange , victoryv, ZaFrEsA .
Çizgiliforum' da karşılıklı olarak ilk yazıştığımız andan beri, biz de aynı şeyleri düşünüyoruz sevgili Üstad. Casus Avcısı & Arnold Böcklin & buzdağı hakkındaki yazılarımıza yönelik açıklamalarınız ve Atlantis & Agatha Christi ' e.c. Frankfurt Yolcusu ' ve daha nice paylaşımlarınız sanki daha dünmüş gibi de hatırımızdadır.
Uzak geçmişten günümüze hiç azalmayan içtenliğiniz için de çok teşekkür ediyoruz. Aynı masa etrafında buluşmak bizim de dileğimizdir, ki sizin için ne zaman ve neresi uygunsa, bizim için de uygundur.
Üstad Darkmalt için...
İ ç t e n l i k l e...
Sevgiyle...
Esrarengiz Kitap — V
Büyücü Elchin ne diyordu_?
Hangi mevzuda olursa olsun, bu ve benzeri ibarelerde derhal kökleri prehistorik çağlardan insanlık tarihine dek uzanan ve nice cengâverlerin iskeletlerini dağlar gibi üst üste yığmış dehşetli bir felsefe ' Philosophia [Prima, Idealistica, Platonis] ' ve tabii ki Mord ' Antik Yunan Filozofu —philosophus Graecus antiquus /Eflâtûn-ı İlâhî— ' Platon devreye girer.
Peki ne diyordu_?
Mord sizi çağırıyor! Gölgeler ' Tümeller ' Ülkesinden dönüp gelin!
Neden_? " Kötülük " bir tümeldir, ki pek çok tümellere de bağlıdır ' v.g. İnsanlık, &c. ', ki asla yok olmaz. : )
Detaylar için...
[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]
Sevgili Darkmalt, Fındıkfındık, ZaFrEsA, Anthis, Abolardis, Hakan Alpin, Victoryv, Melange ve içtenlikleri hiçbir zaman azalmayan, adı sayılamayacak kadar çok eski dostlarımız için...
Biraz zorlamalı da olsa, Mandrake bir başka. : )
İ ç t e n l i k l e...
Sevgiyle...