Konu: Begmyrat Gerey - 5000 Yıllık Sümer Türkmen Bağlantıları

  1. #1
    Çeviri & Balonlama
    Üyelik Tarihi
    Aug 2017
    Mesajlar
    318

    Seviye: 35 
    Tecrübe: 775,814
    Sonraki Seviye: 824,290

    Beğenmiş
    48
    Beğenilmiş
    775
    Adı Geçen
    0 Konu
    Etiketlendiği
    0 Konu

    [Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]



    ÖNSÖZ

    Atalarımızdan bize “eskisi olmayanın yenisi de olmaz”, “geçmişini bilmeyenin geleceği de olmaz” gibi öğüt verici sözler kalmıştır. Onların binlerce yıllık tecrübesinden geçip, kuşakların düşüncelerinde yoğrulmuş bu sözlerin gerisinde büyük bir gerçeğin var olduğunu gün geçtikçe daha iyi anlamaktayız.

    Geçmişi araştırarak atalarımızın dünya uygarlığına kattığı birikimi bilmek, onların kendi elini, kutsal ata vatanını, ana toprağını koruyarak sonraki kuşaklara daha gönençli ve güzel bir şekilde devretmek uğrunda verdiği kahramanlık dolu mücadelelerini öğrenmekten her toplumda bir ulusal gurur ve kıvanç doğar. Bu kıvanç insanın ruhuna güç, koluna kuvvet ve yüreğine gayret verir. Ancak bunun tersine, kendi geçmişine güvenmeyen, başarısına inanmayanlar ise karamsarlığa, ruhî zayıflığa düşüp başkalarının kulluğuna teslim olmaya uygun hale gelir. Böyle bir duruma düşmüş ulusların tarih sahnesinden ebediyen kaybolmaya mahkûm olduğunu biz, hem tarih sayfalarında okuyor hem de günümüzde açıkça yaşıyoruz.

    Biz de bu kendi geçmişimizi ve kültürümüzün köklerini eski tarihte ve tarih öncesinde atalarımızın dünya uygarlığına katkılarından öğrenmek amacıyla manevi bir yolculuğa çıktık.

    Elbette bizi bu işe yönelten gerçek, arkeologların ve tarihçilerin yıllarca anavatanımız Türkmenistan’da gerçekleştirdiği bilimsel araştırmalarının sonuçları oldu. Bu çalışmalar M.Ö. 6000 yılından itibaren eski Türkmenistan’da yaratılan görkemli uygarlığın insanlık tarihinde pek büyük rol oynadığını ve bu uygarlığı ortaya çıkaran atalarımızın izinin ise dünyanın aşağı yukarı ilk uygarlık ocaklarının hepsinde görüldüğünü ortaya çıkarmıştır.

    Bu çalışmada biz, eski Türkmenistan ile Mezopotamya arasındaki ilişkileri ve Türkmenlerin ataları ile Sümerlerin akrabalığını ortaya koymaya çalıştık.

    Mezopotamya’nın esrarengiz tepeleri ve onların eteklerinde kalan paha biçilmez hazineler 12. yüzyıldan başlayarak Avrupalı tüccarların ve ardından bilim adamlarının ayağını bu uçsuz bucaksız çöllere çekmiştir. Bu ilginç tepelerin uzun çağlardan beri sinesinde sakladığı geçmişi günümüze getiren yazılarının okunup sırlarının çözülmesini sağlayan Sümeroloji bilimi yüz elli yaşındadır. Şimdiye kadar çok şeyin üstü açılmış olmasına rağmen bu konuda hala kesinleşmemiş bir çok sırrın varolduğu kabul edilmektedir. Örneğin Sümerler Mezopotamya'ya nereden gelmişlerdir? Onların doğdukları yerler nerelerdir? Dilleri günümüzdeki dillerin hangisi ile akrabadır? gibi soruların cevapları hala kesin olarak verilememiştir.

    Biz bu soruların bazılarına, tarihi ve arkeolojik gerçeklerden başka, Türkmen dili ve kültürü ile ilişkisi yönünden de yaklaştık; cevap bulmaya çalıştık. Sümerlerden günümüze yazılı belgelerle gelen dil, edebiyat ve uygarlığın diğer örneklerini, çok eskiden kalan kendi folklorumuz, efsanelerimiz, kelime hâzinesi zengin olan dilimiz ve buna ek olarak son yıllarda ortaya çıkan bulgularla karşılaştırıp değerlendirerek ele aldık. Bu çalışmamızın devamında, eğer uygarlığın beşiği sayılan topraklarda yaşaya gelen atalarımızın geçmişi, bilimsel şartlarda araştırılır ise daha çok gerçeklerin gün ışığına çıkacağına inandık. Sümer dilini öğrenmenin bizim dil ve edebiyatımızın tarihî karakterini aydınlatmaya hayret verici şekilde yardım edeceğine bizde güçlü bir inanç oluştu. Mesela, bizim ulusumuzun bin yıllardan beri kutsal bir miras gibi sinesinde saklaya geldiği, ancak temel anlamları bizim ulusal şuurumuzdan kaybolan birçok sözcüğün, özellikle de daha durağan olan yer-yurt ve insan adlarının aslında neyi anlattığını, bundan yaklaşık beş bin yıl önceden başlayarak, yazıya geçmekle ebedîleşen Sümer dilinden öğrenmek mümkündür diye düşünüyoruz. Buna örnek olarak, bu metnin devamında üstünde durulacak olan Mari, Enew (Anau), Ürgenç gibi yer-yurt adları ve Anna, Oraz gibi insan adlarını zikredebiliriz. Bu çalışmamızın başlangıç sonucunu kısa bir broşür şeklinde hazırlayarak 1993 yılında Aşkabat'ta Türkmen tarihi üzerine yapılan uluslararası sempozyuma takdim etmiş, bu sempozyomun en eski çağ bölümünde sunmuştuk. Bizim konumuz Türkmen bilim adamlarının dikkatini çekti ve eski hocam Prof. Dr. Nazar Gulla’nın önerisi ve yol göstermesi ile bu araştırmayı devam ettirmeye karar verdik.

    Bilindiği gibi 16. yüzyıldan itibaren dünyanın bilim ve uygarlık merkezi Türkistan’dan-(Buhara, Semerkant, Merv) Avrupa’ya geçmiştir. Mısır’dan başlayarak Türkistan’a kadar gelişip çiçeklenen Türk-İslâm adını verebileceğimiz medeniyetin yaşam ışığının sönmesinin hemen ardından, belli derecede onun devamı sayılabilecek yeni medeniyet Avrupa’da Rönesans adı altında gelişmeye başladı.

    Ebu Musa Harezmî, İbni Sînâ, Ebu Nasr Fârâbî gibi Türkistan'ın ünlü düşünür ve bilim adamlarının Arap dilinde yazdıkları eserlerin Avrupa dillerine çevrilmesi ile başlayan bu medenî gelişim, daha hızlı ve daha yüksek seviyede günümüze kadar devam etmişdir (Furugi, 106 -108 ).

    Netice itibari ile, çağımızın bilimsel kaynakları, eski tarih, arkeoloji ve hatta dil teorileri konusunda da genellikle Avrupa’da yazılmış eserlerden oluşuyor. Özellikle bizim şimdiki konumuz onların verdiği belgelere dayanmaktadır.

    Maalesef özellikle 19. yüzyıldan itibaren bilime aykırı olan bir takım yanlış teoriler ortaya çıkarılmıştır. Bu sahte teoriler çerçevesinde Hindo-Cermenler özellikle de Ariyen ırkı hem fizikî hem de zihnî yetenekleri açısından, başka ırklardan daha yüksek ve başarılı gösterilmeye çalışılmaktadır. “Dünyadaki tüm uygarlıkların ve bilimin üreticisi sadece onlar olmalıdır ve olmuştur” şeklinde varsayımlar ileri sürülüyor. Nietzsche (1844 -1900) gibi meşhur filozoflar tarafından teorize edilmiş bu yanlış düşünce, kendini devamlı olarak siyasî olaylardan uzakta tutmaya temayülü olan bilim merkezlerine bile olumsuz tesir ediyor, bu merkezlerde de belli derecede gerçekleri değiştirerek Arîyen ırkının lehine yorumlamak hastalığı ortaya çıkıyor. Hatta Mezopotamya’da Sümerlerin yazdığı çivi yazılar bulunduğunda da büyük bir ihtimalle, bu yazıların illâ Hindo-Cermen dillerinin kuralları ile okunmalıdır şeklindeki anlamsız ısrar neticesinde epeyce zaman kaybedilmiştir. Oysa, aklıselim çalışmalar neticesinde Sümer dilinin bir Hindo-Germen ya da Samî dil değil, Ural-Altay dillerine yakın bir bitişimli (agglutinativ) dil olduğu gerçeğine ulaşılmıştır.

    Netice itibari ile biz konumuzla ilgili kaynakları kullanırken bu durumu göz önüne alarak. Delitzsch, Poebel, Deimel, Hommel, Falkenstein ve Kramer gibi bu alanda dünyaca meşhur olan uzmanların yazdıkları taraflı yorumlardan uzak olan temel eserlere dayanmayı doğru bulduk. Sümerlerin nereden gelip Mezopotamya’ya yerleşmiş olduğu konusundaki tarihî bilgileri öğrenmekte ise Durant, Masson gibi meşhur Avrupalı uzmanların verdiği bilgilerin dışında Türkmenistan, Türkiye ve İran tarih uzmanlarının eserlerinden de olabildiğince yararlanmaya çalıştık; çalışmamızda başvuru kaynakları olarak Almanca, Farsça, Türkçe ve Türkmence eserleri kullandık.

    Bu çalışmanın ortaya çıkmasında engin birikimlerinden ve yapıcı eleştirilerinden yararlandığımız fikir önderim muhterem Prof. Dr. Nazar Gulla’ya ve hocalarım Prof. Dr. Yeğen Atagarrıyef ve Prof. Dr. Sultanşah Atanyazof’a şükran ve minnet borçluyum. Metnin Türkiye Türkçesine aktarılması ve bazı yeni kaynaklar eklemekte yaptığı değerli yardımı için Dr. Dursun Ayan’a çok teşekkür ederim. Ayrıca hazırlanma aşamasında kitabı gözden geçiren Prof. Dr. Orhan Türkdoğan’a ve yayıncım Adem Sarıgöl’e çok teşekkür ederim.

    Begmyrat Gerey
    Berlin /19 Mayıs 2003






    221 sayfa, 4.1 mb. pdf.



    [Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]

  2. #2
    Üye
    Üyelik Tarihi
    Jul 2016
    Mesajlar
    3

    Seviye: 16 
    Tecrübe: 8,457
    Sonraki Seviye: 10,000

    Beğenmiş
    5
    Beğenilmiş
    1
    Adı Geçen
    0 Konu
    Etiketlendiği
    0 Konu
    Paylaşım için teşekkürler.

FACEBOOK'TA PAYLAŞ

Konuya Mesaj Yazanlar: 1

profesyonel web tasarım
© Copyright 2021. Tüm Hakları Saklıdır. Çizgili Kitap | Çizgili Kitap Forum Kuralları