Bu kitap, benim gibi bisiklet tutkunlarına ve ünlü "Tour de France" tarihine ilgi duyanlar için keyifli bir kitap. Geri kalanımız içinse, Pireneler'deki bir bilimsel gözlemevinin yararına kendini insan katırına dönüştüren ve yarışabileceği ilk bisiklet için para biriktiren cesur bir adamın hikâyesi.
1907 yılındayız. Pireneler'deki küçük bir kasabada, genç bir asker düzenli olarak bir gözlemevine malzeme ulaştırmak için en yüksek zirvelerden birine tırmanmaktadır. Orada, Tour de France'a olan büyük tutkusuyla bilinen bir dost edinir ve bu dostluk hırslı Amédée'yi bisiklete başlamaya ve Tour de France'ı kazanma hayali kurmaya iter.
Ancak Tour de France'a giden yol, düşündüğünden daha zorlu ve tehlikelidir ve zorlu tırmanışlardan birinde gerçekleşen korkunç bir kaza onu sakat bırakır. Yine de Amédée yılmaz ve daha da sıkı antrenman yapmaya başlar; Bu da onu bisiklet yıldızlığına giden yola sevk eder... Ta ki savaş patlak verip planlarını bir kez daha altüst edene kadar.
Fransa Bisiklet Turu 1903 yılından beri devam eden bir bisiklet yarışı klasiği. Zorlu etapları yüzünden sadece kendi dalında değil, dünyadaki bütün spor müsabakaları arasında en zor olanlardan biri. Hemen herkes "Sarı Mayo" kavramını ve Lance Armstrong efsanesini mutlaka duymuştur.
Ama bisiklet, hiç ilgi alanınızda olmasa bile, dünyanın en zorlu dayanıklılık sınavlarından birinin büyüleyici fonunda geçen, ilham verici bir cesaret ve insan öyküsü okumuş olacaksınız. Eh, bu da bir şeydir.
İyi okumalar dilerim.
* Bugüne kadar en az 50 mesaj yazılmış olmalı *


Alıntılı Cevapla


