Bu kez biraz hacimli bir kitap var elinizde. Sanatsal rekabet, suçluluk, kefaret üzerine kurulmuş, 310 sayfalık dokunaklı bir destan.Sayfa sayısı gereği dosya da biraz hacimli oldu haliyle.
Kitaba gelirsek;
Genç bir gazeteci, köşesine çekilmiş münzevi bir piyano süper starıyla röportaj yapmak ister ve bunun sonucunda, bir ömür boyu süren rekabeti, pişmanlığı ve kefareti ortaya döken bu çarpıcı grafik roman ortaya çıkar. Roman olduğu kadar, bir sonat aslında.
1933
Küçük Fransız köyü Cressy-la-Valoise'de yerel bir piyano yarışması iki parlak genç oyuncuyu bir araya getirir: Zengin bir ailenin ayrıcalıklı varisi Julien Dubois ve kapıcının oğlu François Samson. Biri kazanır, diğeri kaybeder ve ikisin kaderi de sonsuza dek değişir.
1997
Sigara dumanı ve anılarla lekelenmiş devasa bir malikanede, öfkeli yaşlı bir adam, bir röportajcının beklenmedik ziyaretiyle sarsılır. Julien, gerçeklik ile fantezi arasında bir yerde, tıpkı bir müzik notasında olduğu gibi, başarının bedeli, acımasız rekabet, ödenecek kefaret ve uçan piyanolar hakkında karmaşık ve dokunaklı bir hikaye anlatmaya başlar.
Her şey söylenip yapıldığında, gerçekten kazanan birisi oldu mu? Peki geriye çalacak bir müzik kaldı mı? Ve bir insan başka biri olmaya çalışırken nasıl mutlu olabilir? Kendi hayatınızda ikincil bir karakter haline gelirsiniz. Hepsi o kadar.
Keyifli okumalar.
[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]