Konu: Robin Hood - Kaempfer Gegen Tyrannei (1997)

Bu çalışmaları görünce yıllarca ne kadar az çizgi romanla aşina olduğumuzu düşünüyorum ve açıkçası oldukça hayıflanıyorum.
Bizim uğraş dönemlerimizde bu kadar digital dünya haliyle gelişmemişti.Çok iyi hatırlıyorum bir bilgisayar dergisinde Zagor hayranı bir İtalyan çizgi roman severin Zagor'un bütün maceralarını tarayarak paylaştığı haberini okuyunca o kadar heyecanlanmıştım ki o zaman evlerde internet hak getire yok kendimi en yakın internet cafeye atmıştım ancak bir türlü ulaşamamıştım.Uzun süre boyunca devam eden aramalardan da bir sonuç alamamıştım.Gerçi bulsam ne olacaktı İtalyancam yok ancak en azında bir şekilde çözeriz diye düşünüyordum.
Yıllar sonra geldiğimiz nokta o kadar büyük ki o kadar uzun bir mesafe alınmış ki takdir etmemek elde değil.
Her konuda gönüllülük esası ile çizgi severler ellerinden geldiği kadarıyla bizleri harikulade kitaplar ile buluşturmaya devam ediyorlar.Arada bazan istenmeyen kazalar olsa da bu işin tuzu biberi diyelim.
Bazan yargısız infaz yapan yorumlar , demoralize eden üye profilleri olabiliyor yada hiç bir şekilde katkıda bulunmayan kendince haklı forum takipçileri de bulunmuyor değil.Kendince herkes haklıdır bu dünyanın düzeni ve doğanın sistematiği gereği.Doğa kanunları gereği.Açıkçası eleştirilere hiç kızmam ancak hakaretamiz ( bu kelime o kadar sihirli ki hakaret değil ama benzer onun gibi algılanabilir manasında ) sözleride tölere etmek gibi bir yapım yok.Bahtı açık olsun diye annesinden hayır duası almış bedevinin üfürükçüler tarafından bahtının bağlanması neticesinde doğal yaşam alanından uzaklara iş bulma ümidiyle gelen kutup ayısı arasında ki doğal karşılaşma sürecinin yan etkilerini de yaşamak istemiyorum hiç bir zaman.Beni irrite eden aslında kitap paylaşım sitelerinde üye profillerinin de üst seviyede olması gerekirliğine olan tam inancım.Daha bugün tevafuk oldu sanırım uzak doğu öğretileri konusunda çalışan bir dostumuzla öğle yemeğinde benzer konuları konuştuk.Boyutlar , frekanslar ,chi enerjisi ve kozmosun bütünlüğü üzerine çok değerli paylaşımlar yaptık.
Önemli olan Can babanın sevgi duvarına benzer olan saygı duvarının aşılmaması sanırım.Diğer taraftan hepimiz bir birimizin hem öğretmeni hem öğrencisi olmalıyız.Bilmediklerimi öğrenir bildiklerimi öğretmeye çalışmışımdır bütün yaşamım boyunca.Bu kadar büyük bilgi okyanusu arasında kişinin kendisini cahillik hapishanesine mahkum etmesini anlayabilmem mümkün değil.Herşeyi anlayabilirim ama bunu anlamakta zorluk çekiyorum.
Nasreddin Hoc'nın kadılık hikayesi gibi.Hocaya kadılık görevi vermişler bir boşanma davasında hoca iki tarafı da dinlemiş haklısınız demiş.Katip Kadı Efendi siz karar merciisiniz iki tarafı da haklı görmeniz olmaz diyince hoca vallahi sende haklısın demiş.
Değerli katkılarınız için çok teşekkür ederim.