"Gel" dedi sandığın sahibi, gözlerinin içi gülüyordu,
ışıl ışıl yüzüyle gülümseyerek Kapalı duran sağ elini uzattı.
avucunu yukarı çevirerek açtı.
Baktım; bir anahtar, sandığın anahtarı!
Heyecandan dilim tutuldu. "Ba-bana mı veriyorsun?" diye kekelemişim elinden anahtarı alırken.
"Bu mirası layıkı ile değerlendireceğine, tek bir sayfayı bile boşa harcamayacağına inanıyorum"
İnanılmaz bir şey bu bugüne kadar sadece ahşap döşemesini,
o da sadece dışarıdan izleyebildiğim gizemli sandık, artık benim olmuştu.
[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]