Önsöz
Aklın ruhu, gerçekdışının tam da bedeni haline gelebilir. Ne kadar yalın ve akılda kalıcı olursa olsun, kısalık, eşyanın tabiatı gereği, karmaşık bir durumun bütün olgularına hakkaniyetli davranamaz. Böylesi bir izleği, bir kimse ancak eleyerek ve basitleştirerek özetleyebilir. Eleme ve basitleştirme, anlamamıza yardımcı olur, ama çoğu durumda, yanlış şeyi anlamamıza; çünkü biz sadece kısaltanın dikkatle formüle ettiği nosyonları anlarız, bu nosyonların keyfi biçimde içinden çekilip çıkarıldığı, dallanıp budaklanan, engin gerçekliği değil.
Ama hayat kısadır ve bilgi sonsuz: kimsenin her şey için zamanı yok. Pratik olarak, aşırı kısa bir sunumla sunumun yokluğu arasında seçim yapmaya zorlanırız genellikle. Kısaltım kaçınılmaz bir kötülüktür ve kısaltanın görevi doğası gereği kötü olsa da, hiç yoktan iyi olan bir şeyi en iyi biçimde yapmaktır. Basitleştirmeyi öğrenmek zorundadır, ama çarpıtacak kadar değil. Bir durumun esasları üzerine yoğunlaşmayı öğrenmek zorundadır, ama gerçekliği niteleyen yan konuları çok fazla görmezden gelmeden. Bu yolla belki hakikati bütünlükle anlatamaz (neredeyse her konuda bütünsel hakikat kısalıkla uyuşmazlık içindedir), ama düşüncenin her zaman için tedavüldeki paraları olan tehlikeli çeyrek hakikatler ve yarım hakikatlerden çok daha fazlasını anlatır.
Özgürlük konusu ve onun düşmanları anlatmakla bitmez, benim yazdığım da, ona hakkaniyetli yaklaşmak için, kuşkusuz çok kısadır; ama ben en azından sorunun birçok cephesine değindim. Her bir cephe sunulurken biraz fazla basitleştirilmiş olabilir; ama bu art arda aşırı basitleştirmeler “aslının” enginliği ve karmaşıklığı hakkında bazı ipuçları veren (öyle umuyorum) bir resim meydana getiriyor.
Resimden atılanlar (önemsiz oldukları için değil, sırf kolaylık olsun diye ve daha önce çeşitli fırsatlarda onları ele aldığım için) özgürlüğün mekanik ve askeri düşmanlarıdır –uyruklarına karşı dünyayı yönetenlerin ellerini çok güçlendiren silahlarla aletler. Ve dünyanın en anlamsız intihar savaşları için dünyanın en yıkıcı maliyetleriyle yapılan hazırlıklardır. Aşağıdaki bölümler; Macar başkaldırısı ve onun bastırılmasına ilişkin, H bombalarına ilişkin, her ülkenin “savunma” diye adlandırdığı maliyetlere ilişkin, ortak mezara itaatkâr adımlarla yürüyen üniformalı, beyaz, siyah, kahverengi, sarı çocukların oluşturduğu şu sonsuz sıralara ilişkin düşünce arka planıyla okunmalıdır.
[Yeni üye olduysanız üye onayınızı bekleyiniz ya da üye olmak için TIKLAYINIZ.]